Yeni Yıl Molası

2014 Yeni yıla sadece 1 hafta gibi bir süre kalmışken insanlarda bir rahatlama ve seneyi kapatmadan önce yeni yıl planlarını tamamlama gibi düşünceler vardır. Bu dönemde herkesin ufak bir dinlemeye ve rahatlamaya ihtiyacı vardır. Birçok ülkede christmas tatili ile birleşen ve dinlenme dönemi olarak düşünülen bu dönemde yeni yıl başlayana ve eski düzene dönene kadar güzel bir tatil ve dinlenme dönemi diliyoruz.

Ayrıca yeni yılla birlikte başlayacak olan sınav dönemleri ve sonrasında gelecek tatil dönemi de öğrenciler için çok önemlidir. Ocak ve Şubat aylarının karar verme aşamalarında önemli olduğu unutulmayıp harekete geçmeden doğru kararların verilmesinde çok etkilidir.

Herkese güzel bir yıl diliyoruz..

Yaz Döneminde Kısa Süreli Programlar

certificate Birçok profesyonel, iş hayatlarının yanında bilgi havuzunu genişletmek için diploma programlarına gitmektedir. Ancak bunu yapan bireyler, genellikle 3 – 5 senelik iş tecrübelerinden sonra bu programlara yönelirler.

Yeni mezun öğrenciler için ise, diploma ve sertifika programları biraz daha arka planda kalan ve yüksek lisans eğitimi düşünenlerin ön plana almamaları gereken bir adımdır. Çünkü sertifika programları daha yüzeysel veya bir konu üzerinde çok detaylı olmaktadır. Bu sonuçta öğrencilerin sadece belli bir alanda uzmanlaşmasını sağlamaktadır. Eğer ki atmak istediğiniz adımda çok netseniz doğru bir tercih olabilir. Çünkü eğitimleri bu konularda çok profesyonel olan bireyler vermektedir.

İkinci tercih ise daha geniş kapsamlı olan yüksek lisans programlarıdır. Öğrenciler tek bir alan yerine daha fazla konu üzerine yoğunlaşmak istiyorlarsa yüksek lisans daha doğru bir tercih olmaktadır. Mezun olmaya yaklaşılan dönemde bu fark çok önem teşkil etmektedir. Bu sebeple karar verilmeden önce her iki seçenekte iyice tartılmalıdır.

Başlangıç İçin Harekete Geçmek

start Üniversitenin bitişi birçok insan için eğitim hayatının bitişi olarak algılanır. Aslında bu dönem herkes için yeni bir başlangıç ve dönüm noktasıdır. Çünkü üniversite sonuna kadar izlenecek yol belli iken artık her bireyin kendi çizeceği ve farklı yönlere sapabileceği birçok yol vardır.

Peki bu yollardan hangisi doğrudur? Direk iş hayatına atılmak mı? eğitim hayatın devam ederek kendini geliştirmek mi? Yoksa dünyayı gezerek dünya görüşünü geliştirmek mi?

Herkes farklı bir yol denemektedir. Bu noktada doğruyu seçmek bireyin subjektif düşüncelerine kalmaktatır. Yazılan yazılar, kitaplar, söyleşiler ve birçok kaynak sadece fikir yaratmak içindir. Bireyin kişisel özellikleri ve hayata bakış açısı bu noktada seçeceği yolu belirlemektedir. Önemli olan doğru kaynakları zamanında bulmak ve onları inceleme fırsatı bulmak.

Bu nedenle geç kalmadan araştırmaya başlamak ve hangi yolda ilerleyeceğinize karar vermek çok doğru bir seçim olacaktır. Geç kalanlar bu yarışta her zaman arkada kalanlar olmuştur. Hızlı ve erken karar vermek insanları ileriye taşıyan ve ön plana çıkaran temel yargılardır.

Uzakta Geçirilen Zamanlar

alone Her insanın farklı bir hikayesi vardır uzağa giderken, kimi arkasında bir hayat bırakır ve geldiğinde yeni bir sayfa açmak ister kimi ise var olanı devam ettireceğine kendine söz verir ve buna çabalar. Geri dönen birçok insan herşeyin yerli yerinde olduğunu düşünür ama aslında çok yanılır. En az 6 aylık dönemini evinden uzakta geçirirken, evinde çok farlı değişimler olabilmektedir. Çünkü hayat sadece bizim için değil herkes için aynı anda akmaktadır. Yakındayken insanlarla beraber hayata ayak uydurmak mümkün olsa da uzaktayken bunu sağlamak çok zorlaşmaktadır.

Peki bu değişimler ne gibi sonuçlara sebep olmaktadır. Yurtdışında zaman geçiren ve ardından evine dönen insanlar için en önemli sorun uyum süreci olmaktadır. Çünkü herşey aynı düşünülür. Ancak tekrar eski çevresini gördükçe anlar ki insanlar çok farklı noktalarda. Bu sonuç geri dönen insanlarda olduğu yerde kalmışlık hissi yaratır. Sanki uzakta geçirilen o kadar zaman boşunaydı ve şimdi kalındığı yerden devam edilmekteydi. Bu hissi yaşamamak için en doğrusu uzaktayken bile sürekli bir çaba içinde olmak ve yapılacakları ertelememektir.

Yurtdışında olanlar için geçen zaman toz pembedir. Yeni bir çevre, yeni arkadaşlıklar, farklı bir şehir ve yeni alternatifler. İnsanı gençleştiren ve yaşam enerjisi kazandıran etkenlerdir. Ancak bu rüyada yaşarken gerçeği ayırt etmek ve farklı bir pencerede gerçeğide yaşamak gerekmektedir. Bunu başaramayan birçok insan ciddi anlamlarda psikolojik sorunlarç çekmekte ve geri dönme isteği uyanmaktadır. Unutulmamalıdır ki her macera bittiği gibi yeni maceralara kapı açar. İnsan içinden yapacağı seçimler ile kendi yolunu çizer. Tabikide eldeki imkanlar çok önemlidir. Ancak yinede son karar bireye bağlıdır. Geçen güzel zamanların rüyasına kapılmadan, doğruyu görmek ve ona göre hareket etmek kimi zaman rüyayı uzatır, kimi zamanda rüya ile gerçeğin bir arada devam etmesine.

Yurtdışına Çıkan İnsanların Geri Dönmek İstememe Sebepleri

barca Yurtdışına çıkan insanlar çok farklı bir hayata adım atarlar. Sıfırdan başlayan ve yeniden inşa edilmesi gereken bir hayat. Arkada birçok şey bırakılır arkadaşlar, aile ve sahip olunan herşey. Yeni yerde ise büyük zorluklar vardır. Bebeklikten başlanan ve seneler içinde yaratılan yaşam düzeni arkada bırakılıp, 20’li yaşların başında bu işe yeniden soyunmak. Tabikide daha hızlı olur ancak en başlarda çok olumsuzlukları da olmaktadır.

Ancak insanlar bu olumuzluklara rağmen sahip oldukları özgürlük duygusu ile yurtdışında yaşamayı her zaman için bir amaç olarak görmüştür. Başaranlar kıskanılmış ve orada mükemmel bir hayat yaşadıkları hayal edilmiştir. Peki yurtdışında yaşayanlar ne düşünüyor? Gerçekten bu mükemmel hayat tablosu gerçek mi yoksa sadece bir hayal mi?

Uzaktan bakıldığında farkedilmesi zor olan detaylar yakından incelendiğinde çok daha iyi ortaya çıkıyor. Her ne kadar bireylerin sahip olduğu özgürlük çok daha öte noktalarda olsa da bazen arkada bırakılanlar özlenmektedir. Bunun yanında genç yaşta alınan sorumluluklar ve her iş ile yalnız mücadele edilmesi bireylerin daha çabuk olgunlaşmasına neden olmaktadır. Yani aile yanında yaşanan rahat uzakta yoktur. Ancak uzaktada aile yanında olmayan özgürlük vardır.

Yaşanan farklı maceralar, heyecanlar ve yeni insanlar ile iletişim kurmak bazı insanlar için çok zor olmaktadır. Ancak sıcakkanlı olan ve insanlar ile iletişim kuranlar için yurtdışında yaşamak ve sıfırdan bir yaşam kurmak çok daha kolay ve eğlenceli olmaktadır. Karşılaşılacak birçok soruna karşı sabır göstermek, onları aşmada çabalamak gerekmektedir. İçinde bulunduğunuz yabancı çevreyi yeni eviniz olarak kabul etmek ve eskiyi özlememek için o çevreyi eski ile içiçe getirecek hale sokmak bunlara verilecek birkaç örnektir.

Yurtdışında yaşamak birçok açıdan avantaj olsa da, bu noktada aslında bu istek bireylerin yapısal özelliklerine dayanmaktadır. Bu zorlukları aşabilecek ve yeniliğe açık olan insanlar için çok güzel bir deneyim olabilecekken, başaramayanlar için bir felaket olabilir.

Yeni Yıla Yaklaşırken

new 2013 senesinin bitmesine sadece 1 ay kaldı. Eğitim döneminde de ilk dönemin sonlarına iyice yaklaşıldı. Ara tatilin nasıl geçtiği anlaşılmadan 2. dönem başlayacak. Arkasından gelen proje, ödev, sınav derken bir bakmışız ki yaz olmuş.

Zamanın hızlı aktığı 2. dönemde öğrencilerin planlarını yavaş yavaş yapmaları ve aksiyona geçmeleri gerekmektedir. Son dakikaya bırakılan kararlar ve planlamalar çoğu zaman geç kalınmışlığa ve zaman kaybına sebep olmaktadır. Zaman kaybı yaşanmasa bile istenilen tercihlerden çok farklı tercihler seçilmesi durumu ortaya çıkmaktadır. Bu konuları engellemek için, gelecek kaygısı yaşamadan rahat bir yaz tatili geçirmek ve ne yapacağını bilmek çok önemlidir. Yani seçimler okul bitmeden, sınav ve bitirme telaşına girmeden yapılmalıdır.

Ara tatilde yapılacak araştırmalar ve fikir alışverişleri bu konunun ilk adımını oluşturmaktadır. Öncelikle elinizdeki olanaklara göre uygun seçenekler belirlenmeli ve neler yapılabilir diyerek listelendirilmelidir.

İkinci sırada ise seçenekler üzerine daha detaylı araştırma ve bu konularda tecrübesi olan insanlar ile bağlantı kurarak deneyimlerini öğrenmektir. Her ne kadar okullara kabullerde ve atılacak diğer adımlarda çok farklı kriterler olsa da önceliğin genel yararlar olacağı unutulmamalıdır. Bunun üzerine yapılacak A planı ve devamında her olasılığa karşı hazır bekletilen B ve C planları olmalıdır.

Yedek plana sahip olmanın en büyük avantajı, herhangi bir fiyaskoda panik olmadan rahat bir şekilde yola devam edebilmeyi sağlamaktadır. Eğitim ve kariyer hayatında üniversiteden sonra asıl zorlu dönem başladığını unutmayın. Atılacak adımlarda her zaman olumsuzluklar düşünülmeli ve hareket edilirken bu durumlar göz ardı edilmemelidir.

Reklam Kampanyaları ve İndirimler

discount Birçok dil okulu ve üniversite, öğrencileri kendi kampüslerine çekmek için reklam kampanyaları düzenlemekte ve indirimler sunmaktadır. Bu konunun artık rekabet halini aldığı günümüzde, bir fazla öğrenci bile okullar için çok önemli değer taşımaktadır.

Eğitim kurumları bu amaçla, sürekli promosyonlar ve indirimler sunmakta, hatta kimi zaman burslar ile bazı öğrencileri tamamiyle ücretsiz eğitim fırsatları ile tanıştırmaktadırlar. Aslında bunların hepsinin sebebi geleceğe yatırım. Günümüzde en iyi pazarlama yöntemi olarak kabul edilen mouth-to-mouth yani bizim anlayışımızla insandan insana aktarma yöntemi ile firmalar milyarlar yatırdıkları reklam sektöründe bedavaya reklam yapmaktadırlar. Birinci tekil kişiden alınan tecrübe ve referanslar bütün kampanya ve reklamların önünde geldiği içinde, bireyler önceden bu deneyimi yaşamış insanları tercih etmektedir.

Aslında baktığınızda danışmanlık sektörüde bu ihtiyaçtan başlayarak ortaya çıkmıştır. Bu kampanyalar ve indirimler, birçok bireyi kandırsa da doğru tercihi yapmada bireysel referanslar çok daha önemlidir. Bu sebeple eğitim kurumu tercihi yapılırken, fiyatlardan ve kampanyalardan önce daha öncesinde olan tecrübelerin dinlenmesi ve okunması daha büyük önem taşır.

Yurtdışına Giderken Kurulan Hayaller

Öğrencilerin yurtdışında geçirecekleri zaman sırasında en çok yaşayacakları enstanteneler..

Herşey ilk günlerde kaynaşma ve yapılan serbest aktiviteler ile başlar
bar

 

 

 

 

 

Havaların güzel olduğu dönemlerde zaman genellikle dışarıda geçirilir

fun

 

 

 

 

 

Zamanın biraz ilerlemesi ile dersler ve sorumluluklar artmaya başlar
group study

 

 

 

 

Sunumlar art arda gelmeye başlar

sunum2

 

 

 

 

 

Aradaki boş zamanlarda gezilmeyen yerlere seyahatler başlar
travel

 

 

 

 

 

Soğuk kış günlerinde, şehrin görülmemiş kısımları gezilir
student trip

 

 

 

 

 

Haftasonları her zaman haftaiçi ise 1 gün dinlenmeli periyotlarda eğlencenin dibine vurulur
party

 

 

 

 

 

Sabahlarında hangover kaçınılmazdır
hangover

 

 

 

 

 

 

 

Dönem sonlarında ağır sınavlar gelir
exam

 

 

 

 

Bir bakmışınız ki mezuniyet zamanı gelmiş
graduate

 

 

 

 

Eve dönüş vakti yakındır
home

 

 

 

 

Geriye kalan ise çalışma hayatı, geçmişle ilgili anılar ve güzel arkadaşlıklardır
office

Yurtdışında Eğitim Sonrası Kalmanın Yolları

flags Yurtdışında eğitim alan birçok öğrencinin hayali, ülkemize göre daha iyi gelir ve yaşam koşulları olduğu için bu ülkelerde kalmak ve yaşamlarına burada devam etmektir. Ancak bunu başarmak pekte kolay değildir. Çünkü ülke yönetimleri son yıllarda yaşanan dünyasal ekonomik kriz sebebi ile bu konularda dahada sınırlayıcı ek tedbirler getirmiştir. Kendi vatandaşlarının işsizlik problemi varken başka ülke vatandaşlarının kendi ülkelerinde iş bulmalarına pek sıcak bakmamaktadırlar.

Ancak çabalayan ve yılmayan bireyler bu amacı er ya da geç başarmaktadır. İlk çözüm tabikide o ülkenin vatandaşı biriyle evlenmek ve direk çalışma izni almaktadır. Ancak bu çözüm çoğu insana uymadığı için insanlar kendi çabaları ile bunu başarmaya çalışmaktadır. Avrupa Birliği ülkeleri içinde son dönemde moda olan en az 3 sene orada ucuz eğitim yöntemleri ile oturma vizesini uzatmak ve aynı zamanda part time işlerde çalışarak iş dünyasında bir yerden katılmaktadır. Bunları başaran birey belli bir zaman sonra dökümantasyon işlerinde daha kolaylık kazanmakta ve çalışma izni alma şansı artmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki bu süreç en azından 3 sene sonrasında başlamaktadır. Yani 3 sene boyunca bireylerin genellikle dışarıdan alacakları destek ya da kendi ayakları üzerlerinde durarak harcama yapmaları gerekmektedir. Bu harcamalardan kastımız, tam çalışma izni olmaması ve eğitim kısmına ayrılacak ücretler ile masrafların artması ve gelirin düşük olmasıdır. Bu sebeple birey genellikle geçmişte yaptığı tasarruf hesabından geçinmek durumunda kalacaktır.

Son ve en doğru olan çözüm ise bireyin ulaşmak istediği alanda hem yurtdışı hem de yurtiçin iştiraklere yapacağı iş başvurusu sonrasın alacağı kabul ile öncelikle kendi ülkesinde çalışmak sonrasında ise şirketin yapacağı destek ile geçmek istediği ülkedeki pozisyona atanmaktır. Bu süreç sonunda yurtdışına çıkan bireyler çok daha kolay vize almakta ve yaşamlarına daha rahat devam edebilmektedirler. Görüldüğü üzere yurtdışında çalışmak için birçok seçenek olsa da hepsinin başında sabır ve hırs gerekiyor.